“43 kişiyle Ankara’ya gitsek devrim mi yapacağız!..”

1995 yılında kurulan sendikanın kapısının sürekli kilitli oluşundan, Madran Dağı’ndaki RES’e ve türlü eylemlere katılamama konularına dair bir takım türlü eleştirilerin dillendirildiği 9. Olağan Genel Kurul Toplantısında önemli hususlara dikkat çekildi.

Eğitim-Sen Çine Şubesi’nin 9. Olağan Genel Kurul Toplantısında hararetli geçen tartışmalardan sonra yeni başkan Ferit Laçin olurken, toplantıda söz alan Çine Eğitim-Sen üyelerinden öğretmen Mehmet Yüksel, Alp Özerdem ve Ferit Laçin’in açıklamaları toplantıya damgasını vurdu.

Şube olarak türlü eylemlere katılmama konusundaki eleştirilere cevap vererek, toplantıdaki hararetin yükseldiği anlarda konuşan ve Eğitim Sen Çine Şube Başkanlığına seçilen Ferit Laçin’in, “Eylemlere katılma şansın öyle zaman geliyor ki koşullar uygun olmuyor.  Şu anda gücümüz 43. Şu anda 43 kişi Ankara’ya gitsek devrim mi yapacağız.” dedi.

“Onurlu bir duruş sergiledik”

Seçim öncesi konuşan ve tüzük gereği 3. defa başkanlığa seçilemeyen Muttalip Akar, “Eğitim-Sen olarak 3 yıllık zaman diliminde iş bıraktık, imza kampanyası yaptık mitinglere gittik. Kurumumuz emek anlamında mücadele veren mevcut sendikaların içerisinde en onurlu mücadeleyi vermektedir. Soruşturma açılan, işten el çektirilen biziz. 1995 yılından 2014 yılına kadar onurlu bir duruş sergiledik. Doğrular peşinde koştuk ve bu desteği sizlerden aldık.” dedi.

“Böyle sendika anlayışı olmaz”

Akar’dan sonra konuşan Eğitim-Sen üyesi Mehmet Yüksel, “6 yıl önce yönetime seçildik. Dolap ve oyunlarla yönetimden ayrılmak zorunda kaldık. Yönetimi devralan arkadaşlar üye sayısını yarı yarıya düşürmüştür. Oysa arttıracaklarını söylemişlerdi. Öyle bir konuma geldik ki ilçe temsilcileri türlü eylem duyurularından ziyade eyleme katılmamışlardır. Böyle sendika anlayışı olmaz.” şeklinde konuştu.

İzlenen politikalarda eğitim emekçilerinin sıkıntılarından ziyade başka işlere el atılmasını da eleştiren Yüksel, “Hepsinde başarısızlık sağlanmıştır. Rüzgâr Enerji Santrali’nde sağcılarla, bize düşman olanlarla gazetelere ilan verilmiştir. RES’te mücadele edenler, Doğalgaz konusunda ortaya çıkmamıştır. Eylemlere katılım sağlanamamıştır. Sendika bu yönde çalışmamıştır.” dedi.

“Ülkedeki her şeye müdahil olma hakkımız var”

Eleştirilere cevap veren ve bir dönem Çine Eğitim Sen Başkanlığı görevini de yürüten Alp Özerdem, “Sendikacılık kağıt üzerinde değil hak arama mücadelesidir. Demokratik olumsuzluklara karşı örgütlü olmamızdan dolayı ülkedeki her şeye müdahil olma hakkımız var. Bu ülkede TÜSİAD gibi bir avuç insan ülkeyi yönetip, hükümet devirip kurabiliyorsa öğretmen örgütünün de taleplerde bulunma hakkı vardır. Eylem ise eylem, yürüyüş ise yürüyüş grev ise grev. Eleştirilere kısmen hak veriyorum. Ben kendi adıma elimden geleni yaptım. Eğitim Sen’liler çevreye duyarlı, hayata duyarlıdır. Çevresel, doğa sorunu bu anlamda art niyetli çalışma varsa tavır koymalıyız. Biz sadece ek ders, eğitim ödeneği peşinde değiliz bu ülkenin daha yaşanabilir hakça yaşanılan bir konuma gelmesi için varız.” şeklinde konuştu.

 “43 kişi Ankara’ya gitsek devrim mi yapacağız”

Üye sayısının düşmesi ve eylemlere katılmama konusundaki eleştiriler hakkında konuşan Eğitim Sen Çine Şubesi Başkanlığı seçilen Ferit Laçin, “Üye sayımız 88’den 45’e kadar düştüyse şunu söyleyebilirim; DSP yüzde 34,5 ile iktidardaydı şu anda oyu yüzde 1.5. Bu yönetim zaafından kaynaklı bir şey değil. Zaten saldırılar belli,  şu andaki düşman iktidara gelmiş. DSP iktidarında sendikacılık rahattı. Şimdi ise korkular var. Ne yapmak gerekiyor, elimizi taşın altına koymak gerekiyor. Görev dağılımı olursa Maksibet bu iş yürür. Bu sorunlar yönetimden kaynaklı değil. Eylemlere katılma şansın öyle zaman geliyor ki koşullar uygun olmuyor.  Şu anda gücümüz 43. Şu anda 43 kişi Ankara’ya gitsek devrim mi yapacağız.” dedi.

“Kent konseyi olarak bir kitle vardı, cılkı çıktı”

RES konusunda en temiz enerjinin güneş ve rüzgar olduğunu belirten Akar, “Rüzgar güllerinin kurulacak olduğu alanın köylülerden alınıp çitle çevrilmesi söz konusuydu. Biz köylüler ile uzlaşılmasını istedik. Çine’de kamuoyu oluştu. Eğitim Sen 50 tane üyesi ile dinamik bir unsurdur. Tapu mağdurları Eğitim Sen’de toplandı. Biz toplumda yaşanan bir sorun varsa biz oradayız. Doğrunun yanındayız. Kent konseyi olarak bir kitle vardı, cılkı çıktı bir daha toplamadılar. Biz bu toplantılarda kullanacak olduğumu enerjinin dönüşümünden sonra meşru zeminde bilimsel olarak bir şeyler söyledik. Anket yapılsın o yerlere gidilsin. Biz bir şeyler söyledik. “ şeklinde açıklamada bulundu.

“Herkes kolay kolay Eğitim Sen’li olamaz”

Çine’ye geldiğinde Eğitim Sen’e kayıtlı 185 üye olduğunu belirten Akar, “Gelen bize nadir geliyor. Şehrin öğretmen yapısı netleşmiş. İnsanlar demokrasiden hazzetmemişse yapacağımız bir şey yok. Dilin döndüğünce anlatıyorsun. Eylemler konusunda Aydın Şube ile konuştuk. Eyleme katılıp katılmama konusunda kimseyi eleştirmiyorum. Kolay kolay bizim camiamızdakiler Eğitim Sen’li olamaz bu kadar kaldık, bu dik bir duruştur. Eğitim Sen listesinde bir öğretmenin ismi varsa bu onurlu bir davranıştır. Biz idareden beklentisi olmayan , makam odası olmayan Türkiye’nin demokratik sorunlarıyla ilgili, bilinçli, düşüncesi olan insanlar topluluğu olarak kaldık. Tapu Mağdurları sorununda Eğitim Bir Sen’i, Türk Eğitim Sen’i görebildiniz mi?” dedi.

“Sayımız az, niteliğimiz fazla”

Akar’dan sonra söz alarak Eğitim Sen’in diğer sendikalardan farkı olduğunu altını çizen Özerdem ise, “Bu ilçede en adi pis kömürler dağıttılar okullara. Biz çıktık basın açıklaması yaptık en kaliteli kömürler geldi. Bizim üç misli üyesi olan sendikalar mücadele etti mi? Bir siyasi partinin ilçe başkanı öğretmenleri eleştirdiğinden birileri bir şey dedi mi? Eğitim Sen farkı budur. Anlamlı olan gerektiği yerde gerekeni söylemektir. Sayımız az, niteliğimiz fazla. 4+4+4’e karşı da tavrı biz koyduk başka sendikalar bu sorunlara tepki gösterdi mi. Öğrencilerimizin kılık kıyafetlerini daha ucuza almaları için girişimlerde bulunduk ve rekabet oluşmasını sağladık.” şeklinde konuştu.


Tüm bu hararetli tartışmalardan sonra Başkan seçilerek konuşan Ferit Laçin, “Eğitim Sen’e üyelik bile tek başına bir gurur ve onur göstergesidir. Üye sayımız ülkenin içerisinde bulunduğu koşullar nedeniyle düşmüştür. Fakat buna rağmen hiçbir şekilde dik duruşumuzu yitirmeden, eğitim öğretimde ve çevre ile toplum konularındaki duyarlılığımızı koruyacak ve daima sorunları ortadan kaldırmak için elimizin geldiğinden daha fazlasıyla çalışacağız” dedi.

Yeni yönetim, denetim ve şube delegeleri;

Yapılan seçimde, Ferit Laçin, Alp Özerdem, Burcu Konak Güngörmüş, Aziz Öner, Necati Yörükal asil yönetim kurulu üyesi olurken, Şenol Dirik, Ahmet Karabulut, Hasan Karagöz, ve Muttalip Akar ise yedek yönetim kurulu üyeliğine seçildi.

Oluşan yeni asil yönetim kurulu üyeleri arasında alınan karar ile Eğitim Sen Çine Şube Başkanı Feride Raşit Kalkan Ortaokulunda Fen Bilgisi Öğretmeni Ferit Laçin oldu. Şube delegeliğine de Ferit Laçin, Alp Özerdem, Burcu Konak Güngörmüş, Aziz Öner, Necati Yörükal, Mehmet Yüksel, Şenol Dirik, Ahmet Karabulut, Muttalip Akar, Hasan Karagöz ve Murat Gündüz seçildi.(Murat TAN)