‘Yürüyüş boyunca tek millet tek devlet’ sloganları atan ve 7'den 70'e katılım gösteren halka Mehter Takımı marşlarla eşlik etti. ‘Milli İrade ve Demokrasi Yürüyüşüne’ AK Parti Aydın Milletvekilleri Mehmet Erdem, Mustafa Savaş, Çine Kaymakamı Özkan Demir, AK Parti İl Başkanı Ömer Özmen, Çine İlçe Müftüsü Feyyaz İdil, AK Parti İl Kadın Kolları Başkanı Seda Sarıbaş, AK Parti Çine İlçe Teşkilatı Başkanı Mehmet Tosun, AK Parti Çine İlçe Kadın Kolları Başkanı Nurten Payza, AK Parti Çine İlçe Gençlik Kolları Başkanı Ali Tarhan, Muhtarlar, Sivil Toplum Örgütleri ve binlerce vatandaşın katılımıyla gerçekleşti. AK Parti Çine İlçe Binası önünden başlayan yürüyüş, Mehmet Yavaş Caddesi, Hükümet Meydanı, Namık Gedik Caddesi güzergahında devam eden yürüyüş Adnan Menderes Bulvarı’nda AK Parti Binası önünde sonlandı. Mehteran takımının söylediği marşlar ve Türkiye’m parçası eşliğinde ellerindeki Türk bayrakları ile şehir turu atan binlerce vatandaş, sloganlarla darbe girişimini de lanetlediler.
“Mesele vatansa gerisi teferruattır”
Yürüyüş sonrası AK Parti İlçe Binası önünde halka teşekkür eden AK Parti Çine İlçe Başkanı Mehmet Tosun, 17 gündür meydanlarda devam eden demokrasi nöbetinde bütün meydanlardan dünyaya mesajlar verildiğini belirterek, “Bu kalabalık bu meydanlarda mesele vatansa gerisi teferruattır, hakimiyet ancak ve anca milletindir diyor. Biz milli irade ve demokrasiye sözde değil özde sonuna kadar sahibiz, sonuna kadar savunuyoruz ve bu vatanın gerçek sahipleri biziz, sizler hangi tuzakları kurarsanız kurun, hangi oyunları oynarsanız oynayın hepsini bozacağız diyor bu meydanlarda. Bu meydanda hangi düşünceden olursa olsun hangi ırktan hangi mezhepten olursa olsun bu insanlar diyor ki; bizim birlik ve beraberliğimizi bozamayacaksınız ve bu birliktelik milli mücadele birlikteliği, milli mücadele ruhudur Çanakkale ruhudur ve hain FETÖ terör örgütüne ve onun üst aklına ve onun maşalarına tüm uzantılarına hepsine lanet okuyorum diyor. Darbe sırasında ve o günden bu güne dimdik duran başta Cumhurbaşkanımız, Başkomutanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, Meclis Başkanımıza, Başbakanımıza, bütün siyasi parti Genel Başkanlarına ve Milletvekillerimiz diyor ki sakın eğilmeyin, dik durun çünkü bu millet sizinle diyor. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve aziz şehitlerimizin canıyla kanıyla emanet ettiği bu vatanın yılmaz bekçileriyiz, darbeye karşı duran ordumuzun yiğit komutanlarını ve askerlerine minnet duygularını sunuyor ve gene demokrasi şehidimizi anmadan geçemeyeceğim, demokrasi şehidimiz Adnan Menderes'in ruhunu şad ediyor. Bu meydanlar son olarak diyor ki; tek vatan, tek millet, tek devlet, tek bayrak diyor. Katıldığınız için hepinizden Allah razı olsun, bu birlik ve beraberliğimiz inşallah sonsuza kadar daim olsun, hepinizi Allah’a emanet ediyorum” dedi.
Daha sonra AK Parti Aydın İl Başkanı Ömer Özmen, Çine İlçe Kaymakamı Özkan Demir, Milletvekilleri Mehmet Erdem ve Mustafa Savaş halka hitap etti.
“Çine bugün tarihi bir ana şahittir”
Bosna Hersek Cumhurbaşkanı Merhum Aliya İzzetbegoviç’in ‘Tarihi Allah yazar, bizler sadece nerede duracağımıza karar veririz’ sözleriyle konuşmasına başlayan AK Parti Aydın İl Başkanı Ömer Özmen, "Bizler Çineliler, Aydınlılar, millet olarak 15 Temmuz gecesinden bu yana öyle bir duruyoruz ki hamdolsun, karşımıza kim çıkarsa çıksın 17 gündür ezip geçiyoruz. 17 gün önce bu saatlerde Başkomutanımızın talimatıyla meydanlara indik ve o gün bugündür hamdolsun ikinci bir emre kadar eksiksiz bir şekilde nöbetimizi yerine getiriyoruz. FETÖ terör örgütü haçlıların yapamadığını yapmaya kalktı. 40 yıl gayret ettiler, adam biriktirdiler, adam yetiştirdiler güya ama hamdolsun bir gecede tarihe gömdük onları. Bütün dertleri haçlıların yapamadığını yapıp bu toprakları, Anadolu’yu, insanlığın son adasını, insanlığın son kalesini batıla, kötüye teslim etmekti. Milletimiz basiretiyle, ferasetiyle bunu önledi. Eğer Türkiye düşmüş olsaydı insanlığın son adası da düşecekti, insanlığın son kalesi de düşecekti. Tüm insanlığın tüm İslam aleminin umutları suya düşecekti ama öyle bir durduk ki bir gecenin içeresinde hepsini geri püskürttük, esas mesele bundan sonra bugüne kadar dik durduk Allah'ın izniyle bundan sonra dimdik durmaya devam edeceğiz. Sizler arkamızda olduğunuz müddetçe, başımızda Başkomutanımız olduğu müddetçe bu milletin, bu memleketin kutlu yürüyüşünü hiç kimse engelleyemeyecek. Çine bugün tarihi bir ana şahitlik ediyor bu tarihi anda safınızı, duruşunuzu belli ettiğiniz için hepinizden Allah razı olsun diyorum.”
“Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir”
Başkan Özmen'in konuşmasının ardından Çine İlçe Kaymakamı Özkan Demir konuşmasında şunları söyledi; “15 Temmuz gecesi devlet olarak millet olarak çok büyük bir badire atlattık. Çok büyük bir sınav verdik. Dış güçlerin güdümündeki bir grup haşhaşinin ülkemizi sürüklemek istediği felaketten Allah'ın izniyle ülkemizi kurtardık. Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde ordumuz, polisimiz ve siz aziz milletimizin büyük fedakarlıklarıyla, dirayetiyle bu büyük sınavdan Allah'ın izniyle başarıyla çıktık. Geçmişte olduğu gibi bugün de Türk Milletimizin. Devletimizin gücünü tüm dünyaya dosta düşmana gösterdik ben bu vesile ile bütün şehitlerimizi, demokrasi şehitlerimizi rahmetle, minnetle ve şükranla andığımızı ifade etmek istiyorum gazilerimize acil şifalar diliyorum son söz olarak hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir diyorum. Allah dirliğimizi ve birliğimizi bozmasın” diye konuştu.
“Herkes bundan sonra sözlerine dikkat etsin”
AK Parti Aydın Milletvekili Mehmet Erdem, Necip Fazıl Kısakürek’in ‘Zindandan Mehmet’e Mektup” adlı şiirin son dörtlüğünü okuyarak konuşmasına başladı; " Mehmet’im, sevinin, başlar yüksekte! Ölsek de sevinin, eve dönsek de! Sanma bu tekerlek kalır tümsekte! Yarın, elbet bizim, elbet bizimdir! Gün doğmuş, gün batmış, elbet bizimdir!” O kara akşam, milletin nuruyla, milletin gücüyle, milletin iradesiyle o kapkara akşam gündüz gibi aydınlandı Allah’ın izniyle sizin sayenizde. 15 Temmuz akşamı asla unutulmaz. İstanbul Boğaz İçi Köprümüz bir gerdanlık gibi bir inci gibi, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü olarak ismini değiştirdi. Aydınlılar, Çineli hemşehrilerim o gece biz tankları görmedik, o gece biz helikopterleri, F-16'ları görmedik ama Ankaralılar gördü, İstanbullular gördü ve en acı bir şekilde o kara gecenin acılarını yaşadılar. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin halini bir gelin görün. Mustafa Savaş kardeşim o gün meclisteydi; Çinelilerin gururu meclisi terk etmediler o bombaların altında Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde sizin iradenizi korumak için dimdik ayakta durdular. O acıları yaşatanlar siz kurban paraları, zekatları toplayarak o evlerde yetiştirilmediniz mi? Makrube yerken mi öğrettiler size bu vahşeti? Nasıl adam yetiştirdiniz siz? 40 yıl boyunca bu millet istediniz verdi fakirin fukaranın hakkını aldınız millet size verdi size güvendi ve böyle vahşileri yetiştirdiniz böyle katilleri yetiştirdiniz. Buradan sesleniyoruz kimse bundan sonra hiçbir gerekçe, mazeret, propaganda, bunların yaptığı vahşete, gerekçe olamaz izahı yok bunun kimse izaha kalkmasın, bunu izah etmeye kalkan buna başka bir kulp takmaya kalkan kendisi de haindir. Herkes bundan sonra konuşmasına sözlerine dikkat etsin hala daha bu hainleri savunuyorsa ağzının üstüne yumruğu ineceğini bilsin. 17-25 Aralık geçti dedik ki bu bir ihanettir devletin Cumhurbaşkanı'nı almaya çalıştılar, Mit Başkanını almaya çalıştılar, bu operasyonun arkasında küresel güçler var dedik bin bir türlü bahane buldunuz, haşhaşi hale gelmişsiniz afyon yutmuş gibisiniz ama bu ihanetin hiçbir açıklaması hiçbir gerekçesi olamaz. 16 Temmuz yeni Türkiye'nin sayfasının açıldığı bir gündür. Bundan sonra Türkiye Cumhuriyeti Devleti milletiyle kol kola, gönül gönüle çok daha güzel yarınlara ilerleyeceğiz. Bu bakımdan millet kenetlenmiştir. Milletçe hep beraber tarih yazıyoruz.” Mehmet Erdem konuşmasının sonunda Aydın'ın gururu diyerek sözü AK Parti Aydın Milletvekili ve MKYK Üyesi Mustafa Savaş'a verdi.
“Bu güç, bu destek bu tek vücut halinde olma tüm düşmanlarımıza korku saldı, dostlarımıza da güven verdi, bundan sonra bize yan bakanın gözünü oyarız.”
AK Parti Aydın Milletvekili Mustafa Savaş, Sezai Karakoç’un “Geceleri yenilmeyen her insana, ödül olarak bir sabah, bir gündüz, bir de güneş ödül olarak verilir” diyerek sözlerine şu şekilde devam etti; “Sizde 15 Temmuz akşamı gecelere yenilmediniz, dik durdunuz o yörük çadırının direği gibi dik durdunuz ve destan yazdınız. İnanın çok büyük bir belayı bertaraf ettik Allah muhafaza eğer o darbeciler o hainler başarılı olsaydı bugün bambaşka bir Türkiye’de yaşıyor olacaktık. Türkiye'yi bölmek istiyorlardı, sizler yürekli çıktınız meydanlara indiniz o hainlere fırsat vermediniz. Bu kurtuluş mücadelesi uzun zamandır devam ediyor, bıkmadan usanmadan AK PARTİ iktidara geldiği günden bugüne 2002'den bu yana sürekli Sayın Recep Tayyip Erdoğan’la AK Parti'yle hep uğraştılar. Hep mücadele ettiler, hep önüne engeller koydular ama her seferinde milletin gücüyle desteğiyle bu oyun bozuldu. 2012'de Mit Müsteşarının tutuklamaya kalkıştılar, hedef Recep Tayyip Erdoğan’ı tutuklamaktı ve aynı zamanda öldürmekti. Başaramadılar ama vazgeçmediler ardından gezi kalkışmasını denediler başaramadılar, ardından 17-25 Aralık’ı denediler başaramadılar, başaramadıkça kudurdular ardından Güneydoğuda ayaklanmaya başladılar, hendek kazdılar. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ortaklık kurdular Recep Tayyip Erdoğan’a karşı ama bu millet %52 ile o yiğit adamı Cumhurbaşkanı seçti. Sandıkta sonuç alamadıklarını görünce bu kez bu milletin üzerine tankla tüfekle gitmek istediler. 15 Temmuz akşamı bunu yaptılar milletin üzerine tankla tüfekle gittiler, ama bu milletin gücü sandıkta olduğu gibi meydanda da ortaya çıktı. Bu güç, bu destek bu tek vücut halinde olma tüm düşmanlarımıza korku saldı, dostlarımıza da güven verdi, bundan sonra bize yan bakanın gözünü oyarız. Devlet tektir sahibi de millettir. İşte bu millet hatırlattı, ben devletimi kimseyle paylaşmam, devletin sahibi benim mesajını verdi. 15 Temmuz akşamı canlarını feda eden tankların önüne geçerek o çıplak elleriyle tankları durdurmaya çalışarak, darbeyi önlemeye çalışan darbeyi önlemeye çalışırken canlarını feda eden o şehitlerimize bir kez daha rahmet diliyorum, ailelerine baş sağlığı diliyorum, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun, yaralananlara da acil şifalar diliyorum. O hainlere de en ağır cezayı milletin talebiyle birlikte mecliste önümüze geldiğinde gereğini yapacağımıza burada söz veriyorum. Hiç kimsenin şüphesi olmasın. Tam bağımsız özgür Türkiye yoluna sizlerle beraber her zaman devam edecek. İyi ki varsınız, bundan sonra her zaman birliğe ve beraberliğe ihtiyacımız var, safları sık tutup uyanık olacağız. Rahat olun sizlerin vekaleti bizlerle, emin ellerde Ankara’da” dedi.
.jpg)
