Çine İlçe Müftülüğü tarafından Türkiye Diyanet Vakfı Çine Şubesi ile Çine İmam Hatip Lisesi Mezunlar Derneği’nin destekleriyle Çanakkale Zaferinin 104. yıldönümünde Şehitler, düzenlenen program ile anıldı.
Çine Belediye Kültür Merkezinde gerçekleştirilen programa Araştırmacı Tarihçi Yazar Şeref Yumurtacı konuşmacı olarak katıldı. Program öğleden sonra lise öğrencilerine yönelik, akşamda halka yönelik olarak gerçekleştirildi. Konferans tüm şehitler için saygı duruşu, İstiklal Marşı ve Merkez Çarşı Camii Müezzin Kayyımı Kamil Gündüz’ün okuduğu Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı. İlçe müftüsü Mehmet Atay açış konuşmasını yaptı. ATAY konuşmasında Çanakkale kahramanlarını, Milli şairimiz M.Akif Ersoy’un ‘Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhidi, Bedrin aslanları ancak bu kadar şanlı idi.’’ diyerek Bedrin aslanlarına benzettiğini dünyada ilk defa savaşmak zorunda kalan bedrin aslanları için Peygamber (s.a.v.)’in ‘’Allah’ım bu ordu helak olursa sana secde eden kimse kalmayacak’’ diye halini Allaha arz ettiğini Allah’ın yardımıyla bedirde tevhid mücadelesi veren müminlerin savaşı kazandığını belirtti. Bunun gibi ‘’Çanakkale’de de asil ve şerefli ecdadımız bir tevhid mücadelesi vermiş kendisine ashabı kiramı rol model olarak almıştır. Bizlerde; Çanakkale’yle ilgili her bir bilgi ve hatırayı manen gelişmemizle bir meşale olarak kullanabiliriz ve kullanmalıyız’’ dedi.
Şeref Yumurtacı, konuşmasına vatan uğrunda canını feda eden tüm şehitlerimiz için Fatiha okuyarak başladı. Çanakkale’de denizde ve karada yaşanan bazı ilginç ve önemli olayları anlatarak Yumurtacı şöyle devam etti: “Biz bugün burada özgür bir şekilde toplanabiliyorsak, rahat nefes alabiliyorsak Çanakkale’de bize bu vatanı canı pahasına emanet eden şehitlerimiz sayesindedir. “Biz Çanakkale’yi anarken sadece dedelerimizin hikâyelerini dinleyerek, ağlayarak geçiştirmeyelim. Biz dedelerimizin bize emanet bıraktığı bu ruhu taşıyarak yaşayalım. Nasıl taşıyacağız, çok okuyacağız çok çalışacağız, kendimizi her hususta yetiştireceğiz.. Çünkü düşmanın şekli değişti ama düşmanın tavrı hiç değişmedi. Bize aynı şekilde saldırmaya devam ediyorlar. Daha üç gün önce Yeni Zelanda’da 49 Müslüman vatandaşı şehit ettiler. Bu olayı sorgulayacak olursak bu terörist katliamı yaparken bu şöyle böyle demeden herhangi bir ayrım yapmadan Müslümanları katletti. Bu bizim içinde geçerlidir. Onlara göre bu coğrafyada yaşayan herkes tektir. Ve amaçları bizi bu coğrafyadan silmek, bizi geldiğimiz yere Orta Asya’ya göndermek. Suriye’nin bizim Hatay topraklarında gösteren haritaları var, İsrail’in Orta Doğu projesi kapsamında bizim Doğu Anadolu bölgesini topraklarında gösteren haritaları var, Yunanistan’ın İstanbul’u Başkenti gösteren, İzmir’i topraklarında gösteren haritaları var. Onun için biz yaptığımız işi en iyisini yapmakla sorumluyuz. Biz bu topraklara hizmet etmek zorundayız. Çanakkale’de şehit olan dedelerimizin bize emanet ettiği topraklara sahip çıkmak için, onlara olan borcumuzu ödeyebilmek için çalışmak, bu ülkeye hizmet etmek zorundayız. Yoksa Allah korusun dün Çanakkale’ye gelenler bugün emellerini değiştirmediler bugün yine fırsat bulduklarında saldıracaklardır. Cihat sadece silahla yapılan bir iş değildir. Dün dedelerimiz silahla savaştı, biz bugün kalemle savaşacağız. Hem bilimsel olarak hem teknolojik olarak onlardan önde olmak zorundayız. Son cümlem olarak Çanakkale Ruhu sadece cephede savaşmak değildir. Kendimizi geliştirip bu memlekete, bu ülkeye hakkıyla hizmet etmektir” dedi.
Konferansın akabinde konuşmacı Şeref Yumurtacı’ya hediye takdimi edildi. Program liseler arası Çine Müftülüğünce düzenlenen Çanakkale şehitlerine adlı şiir ezbere okuma yarışmasında dereceye giren öğrencilere verilen çeyrek altın ödülü ile son buldu.
