CHP Çine İlçe Başkanı Tayfun Şahin, çiftçinin sahipsiz olduğunu vurgulayan basın açıklaması yaptı.
Önlem alınmazsa tarımın sonuna yaklaşıldığına değinen CHP Çine İlçe Başkanı Tayfun Şahin basın açıklaması da; “Çiftçi ve üreticilerimiz kimyasal yani suni gübre sezonu başlarken yüksek fiyat artışının ve aşırı zamların şokunu yaşıyor. Gübre kullanımının en yoğun olduğu bir dönemde fiyatların hızla yükselmesi çiftçi vatandaşımızın işini zora sokmuştur. Gübrenin fabrika çıkış fiyatında geçen yılın ocak ayı ile bu yıl arasında yüzde 65'in üzerinde fiyat artışı olmuştur. Nakliye ve bayi kârı dahil edildiğinde yüzde 90’a yakın artan gübre fiyatları üreticilerimizi daha tarlaya girmeden kara kara düşündürmektedir. Yıldan yıla zamlar daha da büyümektedir.
Peki çiftçisini, üreticisini koruyup kollayacak, kalkınmasına yardımcı olması gereken hükümet ne yapmalıdır diye sorarsak ta aklın yolu birdir. Cevabı da tektir. Tarım Bakanlığı elini cebine atacak ve gübre desteğini çiftçisinden kıskanmayacaktır. Meşhur dışa bağımlılığımız ve gübrenin çoğunluğunu ithal etmemizden dolayı fiyatların aşağıya inmesini beklemek hayal kurmaktan başka bir şey değildir. 2017 yılından beri Hükümet ne ekersen ek dekar başına 4 TL. gübre desteğini otomatiğe bağlamıştır. Bu rakam yeterli mi? İşine gelirse! Soran olursa destek verdim mi, verdim. Görüntü bu maalesef. Sonuç: kaderiyle baş başa bırakılmış çiftçiler ordusu!
Hayvancılık yapan üreticilerimizin durumu da pek vahim neredeyse. Sabah güneş doğmadan hayvanın bakımı için soluğu ahırda alan üretici ilk iş olarak o gün yeme zam gelmemesi için dua ederek güne başlıyor hale geldi neredeyse. Üretici göz göre göre zarar ettiriliyor. Döviz arttı, hammadde fiyatları arttı diye yeme, gübreye zam yaptılar. Çiftçi her gün soruyor: “ Döviz düştü. Neden ürünlerde indirim yapılmıyor?” Ülkemizin yem sanayicileri, gübre sanayicileri bakanlığa çağrılıyor, ucuz yem ve gübrenin çareleri aranıyor! Sanayici, bırakın ucuzlatmayı, hammadde temininde bile zorlandığını anlatıyor. Neylesin, üreticiyi sağacak kendisi parayı kazanacak. Ekonomi zaten bitmiş. Dışarıdan bol para geldiği yıllarda "paramız var ki ithal ediyoruz" diyen Hükümet mensupları şimdi yüksek faizle bile bulamıyorlar. Göstermelik toplantılarla birlikte sorunlar ve çareleri de masada orta yerde kalıyor.
Pazara gittiğimizde yüksek fiyatlardan çiftçi suçlanıyor. Gübre, mazot ilaç, enerji, ekipman gibi tarım girdileri ucuzlamadığı müddetçe topraktan üretilen hiç bir ürün ucuzlamaz!. Hiçbir zaman oluşturulamayan tarım politikası yüzünden çiftçinin girdi fiyatlarına hiç bir önlem alma, sattıkları ürünleri serbest piyasada ezdir, aslan payını aracıya yedir, ithal tohumla, yakıtla, gübreyle, yemle adamları öldür. Çiftçi yine sahipsiz. Üreticinin sesi soluğu olacak olan ziraat odalarına Avrupa ülkelerinde üye olmak serbest iken, bizde zorunludur. Üyelikleri mecburi kılınmış çiftçilerden aidat adı altında haraç almaktan başka bir icraatı olmayan ziraat odaları, parasızlık yüzünden ineğini kesmek zorunda kalan üreticinin hakkını bile arayamamaktadır. Çiftçi daha ne kadar dayansın. Yakında dışarıdan süt ithal eden bir ülke durumuna gelirsek te hiç şaşırmayalım. Önlem alınamazsa maalesef tarımımızın hazin sonu bu olacaktır.”
