banner488

Çine'de devlet var mı?

2001 Yılında tamamen yerel oyuncularla çekimlerini yaptığımız “Satı Kadın” filminin vizyona girip beğenilmesinin ardından bu kez yine Çine’li oyuncularla senaristliğini ve yönetmenliğini üstlendiğim “Yaz Kabusu” filminin setindeyiz.

 

Yıl 2002, aylardan Ağustos, günlerden Perşembe. Saatler 16:00, mekan Menderes Bulvarı Beyaz Dolfin Birahanesi…

 

Çine’de tamamen yerel oyuncu ve yönetmenlerle bir film çekildiğini duyan o dönemin meşhur televizyoncusu “Teksoy Görevde” program yapımcısı Saadetin Teksoy da bu olayı haberleştirmek için ekibi ile birlikte o an orada film setinde bulunuyor. Ben yönetmen olarak görsel bir şov yaratmak için çabalarken Sadettin Teksoy’da kendi programının formatı gereği değişik bir şov peşinde... Gerçek senaryoda kullanılmayacak olsa da nedendir bilinmez ama kendince bazı ilaveler yaptı.

 

Hiç unutmuyorum. Teksoy’un senaryoya kattığı ilaveler aynen şuydu:

 

“-Burası Teksas mı?

-Hayır!..

-Burası Arizona mı?

-Hayır!..

-Burası neresi?

-Burası Aydın Çine ilçesi!..

-Siz burada ne yapıyorsunuz?

-Film çeviriyoruz…” 

 

İşte bu sözlerle devam ediyordu Teksoy’un kendine özgü senaryosu…

 

Bir zamanlar çok sevilen ancak bazı insanlar tarafından programının formatı anlaşılmadığı için ciddiye alınmayan Sadettin Teksoy senaryoya kattığı bu sözleri Çine’yi gezip dolaştıktan sonra bilerek mi kattı yoksa tamamen şovunun bir parçası gereğimi yazdı bilemiyorum.

Aradan tam 10 yıl geçti. Bugün Çine’de gelinen noktaya baktığımızda Teksoy’un o günkü sözlerini hatırlarken acı acı gülümsüyoruz.

 

Sahi Çine gerçekten Teksas mı?

Çine’de yeni yaşadığımız olaya şöyle bir göz atalım: Yerel basında yer alan haber ve açıklamalara göre pazar yerinde bir kahvehanede, bir kahvehane işletmecisi, işyerinin önüne masa ve sandalye koyuyor. Bu sandalyelere oturan vatandaşlardan biri, sözde 65 yaşında olan bir adam dershane öğrencisi bir kıza laf atıyor. Eğer ki bu olay doğruysa çocuğu yaşındaki bu kıza ne dedi? Nasıl hitap etti bilemiyoruz. Bu olay kızın veya ailesinin şikayetçi olması üzerine mi yoksa sivil polislerin olaya şahitliğinde mi gerçekleşti onu da bilemiyoruz.

 

İşletmecinin ifadesine göre kendisini uyaran 2 sivil polis Kaymakamlığın bilgisi dahilinde ve Emniyet Müdürlüğünün talimatıyla kahvehane önlerine masa ve sandalye çıkarmanın yasaklandığını ve ayrıca söz konusu olayı ifade ederek hakkında tutanak tutacaklarını söylüyorlar. Anında olaya müdahale etmeyen görevliler olay yerinden ayrılıp birkaç saat sonra bu işyerine tekrar gelip zabıt tutuyorlar. İşte bu olaydan sonra Çine’de ortalık tamamen karışıyor.

Yine yerel basında yer alan sözde habere göre Çine Kaymakamı Celalettin Cantürk’ten ilginç bir açıklama geliyor. Açıklama da aynen şu sözler yer alıyor:

 Böyle bir uygulamadan haberim yok. Bu kararı tamamen Emniyet Müdürümüz vermiş. Burası sıcak bir memleket ve yıllardan bu yana gelen bir uygulama var. Çıkmıyorum, ama Çine’de ben de kahvehaneye gitsem dışarı otururum. Bunu böyle durdurmak doğru olmaz. Bu konuya el atacağım. Kahveci esnafımız ve halkımız bilsin ki, ben böyle bir talimat vermedim. Bu uygulama ile ilgili Belediye Encümenine gelen tutanaklara ceza yazmazsanız sevinirim. İlçede böyle bir uygulama yapılacaksa, Kaymakam olarak benim de bilgimin olması gerekir.”

 

Aynı konuyla ilgili olarak Belediye Başkanı Enver Salih Dinçer’in açıklaması ise şöyle yer aldı : “Emniyet Müdürümüz beni aradı ve böyle bir karar aldığını söyledi. Bizi bilgilendirdi. Uygulamaya karşı çıkan esnaflardan sakin olmalarını istedik. Emniyet Müdürünün kararına direk karşı da gelemezdik. Henüz bize gelmiş bir tutanak yok.”

 

Yine aynı konuyla ilgili olarak konuşan Çine Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Metin Uyar ise açıklamasında, “Sıkıntıyı Emniyet Müdürümüze ilettim, bana ’65 yaşındaki bir yaşlı adam kahvehanenin önünden geçtiği sırada dershane öğrencisi bir kıza laf atmış, konu mahkemeye intikal etmiş. Kaymakam Bey’in de bilgisi var. O yüzden kahvehane önüne masa sandalye atılmasını yasakladık. Tuttuğumuz tutanakları da Belediye Encümenine gönderiyoruz, onlar değerlendirirler’ dedi. Ben de kendisinden esnafın çok üstüne gitmemelerini, biraz idare etmelerini istedim.” Şeklinde konuşuyor

 

Son olarak kendisinden olay ile ilgili olarak görüş isteyen gazeteciye Çine İlçe Emniyet Müdür Vekili Hilmi Hakan Yaman “Bu konuda konuşmak istemiyorum” diyor.

 

Tüm bu olup bitenlerden sonra başta belirttiğim ve sizlerinde bildiği gibi uzaylı, cin, peri, ruh, haberleri yapan Saadettin Teksoy  ‘Çine Teksas mı?’ derken bilgisi olduğu için mi yoksa sahiden Çine Teksas mı? dedi onu da bilemiyoruz.

 

Ortada bir suç isnadı var ama, açıklanan ne mağdur ne de suçlu var!

 

Birileri Kaymakamın ve Emniyet Müdürünün bilgisi var diyor ancak Kaymakam kabul etmiyor. Belediye Başkanı bu olaya karşı değiliz ama ortada tutanak yok diyor.

 

İlçenin en büyük idari amiri, devletin temsilcisi Kaymakam ise öncelikle polisini soruşturacağı yerde (Ki nasıl bir işlem yaptı hala açıklanmadı) Belediye Başkanını arayıp bu tutanağa ceza uygulamayın diye ricada bulunuyor.

 

Şimdi soruyorum sizlere;

Çine de devlet var mı?

Devletin iradesi ve adaleti gerçekten tesis ediliyor mu?

Umarım yaşanan bu olay Devletimizin temsilcileri ve yerel seçilmişlerimizin sağduyulu, mantıklı, hukuki, adaletli ve ahlaki kararları ile açıklığa kavuşur. Varsa eğer bir suç sadece görevini yapmaya çalışan polise yüklenmemeli..

Çine Arizona olmamalı, Teksas gibi algılattırılmamalıdır.

Tek temennim budur!




cepbahis - cratosslot - dinamobet - dumanbet - efsanebahis

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

banner472