Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Çine İlçe Başkanı Engin Asar, son günlerde yaşanan terör saldırılarına ilişkin bir açıklama yaptı. Asar yaptığı açıklamada Türkiye’nin zor bir süreçten geçtiğini söyledi.

Terör örgütü PKK’nın son günlerde artan saldırıları ve gelen şehit haberlerini değerlendiren Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Çine İlçe Başkanı Engin Asar, “Ülkemiz, adeta siyasi çıkarların elde edilmesi uğruna ateş altına atılmış, şehit olan evlatlarımız bu çıkarların kurbanı olmuş, olmaya da devam etmektedir.” dedi

PKK saldırılarının 7 Haziran seçimleri sonrası artış göstermesine dikkat çeken Asar şunları söyledi, “Bir yandan 7 Haziran 2015 seçimleri sonrası istediğini alamayan siyaset ve sermaye çevreleri, diğer yanda Türkiye'nin yıllardır kanını emen PKK ve onun siyasi uzantıları... Ülkemiz, uluslararası güçlerin emelleri doğrultusunda karıştırılarak, bu karışıklık neticesinde böl-parçala- yut taktiğinin kurbanı edilmek istenmektedir. Bu nedenle 7 Haziran sonrası bölücü terör örgütü katil PKK devreye sokulmuş olup PKK terör örgütü tarafından her gün ülkemizin çeşitli yerlerinde güvenlik güçlerimize haince ve kahpece saldırılar düzenlenmektedir. Günlerdir yapılan canice saldırılar neticesinde onlarca vatan evladımız şehit edilmiştir. Ülkemiz, adeta siyasi çıkarların elde edilmesi uğruna ateş altına atılmış, şehit olan evlatlarımız bu çıkarların kurbanı olmuş, olmaya da devam etmektedir. Bu durumun müsebbibi, "Çözüm Süreci" safsatası ile katil PKK'yı meşrulaştırmak adına, bölücübaşı ile aynı masaya oturarak bebek katilini, barış elçisi gibi göstermeye çalışanlardır. Yapılan bu büyük yanlışlık, izlenen bu yanlış politika, hain PKK'nın güç kazanmasına neden olmuş, her açıdan katil PKK'ya imkan sağlamıştır. Açılım adı altında, PKK terör örgütü militanları, Habur'da davul-zurna eşliğinde karşılanmak suretiyle ülkemize sokulmuş, koskoca Türkiye Cumhuriyeti'nin savcıları militanların ayaklarına gönderilmiş ve akabinde, uydurma adalet masalları ile hiçbir şey yokmuş gibi teröristler salıverilmiş, ülkemiz küçük düşürülmüştür. Geçmişte yapılan onlarca hatadan bu verdiğim tek bir örnek bile, PKK'nın bugünlere gelmesinin kimlerin eseri olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Kendi bataklığında ölüme mahkûm halde bekleyen PKK terör örgütünü, açılım zırvası ile el uzatarak canlandıran ve ayaklandıran bozuk zihniyetin, bugünkü terör açmazında büyük bir vebali ve sorumluluğu vardır.

‘Ülkemiz Siyasi İsteklere Kurban Edilmiştir’

Asar, Türkiye’de terör örgütü PKK’ya karşı konulan politikaların büyük hata olduğunu, bu hataların sonucunda şehitler verildiğinin altığını çizdi. Habur olayının, Oslo görüşmelerinin, çözüm sürecinin işe yaramadığını belirten Asar, “Ne acıdır ki ülkemizde genç fidanlarımız her gün hunharca şehit edilirken en yüksek mercilerden şehit aileleri hakkında acılarını hiçe sayarak rencide edici söylemlerde bulunulması ve yüce Türk Milletinin 400 vekil safsatasıyla tehdit edilmesi acıların en büyüğüdür. Milliyetçi-Ülkücü hareket bunları önceden gördük, Türk milletine anlattık, ülkeyi yöneten zihniyeti de uyardık. Ancak bu uyarılar dikkate alınmamış ve bugünlere gelinmiş, bir bakıma ülkemiz; siyasi istek ve arzuların kurbanı edilmiştir. Ne var ki, ülkemizi yönetenler beyhude sözlerle milletimizi oyalamaktadır. Aziz milletimizi oyalamanın ve PKK'ya boş alan bırakmanın hiçbir anlamı yoktur. Aksi taktirde şehit olan her vatan evladının vebali, millet iradesini önemsemeyenlerin boynunda olacaktır” şeklinde ifade etti.

‘Ülkücü Hareketin Tavrı Nettir’

Terör örgütü PKK konusunda Milliyetçi-Ülkücü hareketin tavrının net olduğuna ve ülkücülerin bölücülerin her zaman karşısında olduğuna da değinen Asar, şöyle devam etti, “Ülkücü hareket bölücülerin her zaman kabusu, milletimizin ve ülkemizin yılmaz bekçisi olmuş bundan sonra da olmaya devam edecektir. Bu sebeple, Milliyetçi - Ülkücü hareket, katil PKK ile yapılacak her türlü mücadelenin destekçisi olacaktır. Dün olduğu gibi bugün de diyoruz ki; Daha fazla acı haber almamak için, teröristle müzakere değil etkin bir şekilde mücadele edilmelidir. Gelinen noktada terörle mücadelede zafiyet gösterilmemesi, bu uğurda taviz verilmemesi, panik havasının doğmaması ve bin yıllık kardeşlik bağlarının zedelenmemesi konusunda herkes duyarlı ve hassas olmalıdır. Bu duygu ve düşüncelerle, son günlerde yaşanan terör saldırılarında şehit olan vatan evlatlarına Allah'tan rahmet, ailelerine, sevenlerine ve aziz milletimize baş sağlığı diliyorum. İnancım odur ki; ülkemiz ve milletimiz aydınlık günlere ulaşacaktır. Ne mutlu Türk'üm diyene” dedi.