banner488

CHP, atalet, motivasyon ve iletişim konulu panelde buluştu

CHP Kadın Kolları, Çine’de atalet, motivasyon ve iletişim konularında bilgilendirildiler.

CHP,  atalet, motivasyon ve iletişim konulu panelde buluştu
banner269

Cumhuriyet Halk Partisi Aydın Kadın Kolları öncülüğünde CHP İlçe Kadın Kolları Atalet, motivasyon ve iletişim konulu panel yapıldı. Çine Belediye Kültür Merkezi’nde yapılan toplantıya, CHP Aydın Kadın Kolları Başkanı Saadet Kavasgil, CHP Çine Kadın Kolları Başkanı Fahriye Aslan, CHP İlçe Kadın Kolları Başkanları, Milletvekili Aday Adayı Doktor Serap Barlas, Nazilli İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Mustafa Doğaner ve CHP’li bayanlar katıldı.

Atalet, motivasyon ve iletişim panelinin ilkini Çine’de gerçekleştirdiğimiz içim mutluyuz diyen Aydın CHP Kadın Kolları Başkanı Saadet Kavasgil, “Yerel Seçimlerin arifesinde daha güçlü, daha kuvvetli girmek istiyoruz.  Atalet, motivasyon ve iletişimle ilgili Hocamız Mustafa Doğaner bizleri bilgilendirecekler. Biz Cumhuriyet Halk Partisi’nin kökleriyiz. Biz kadınlar kökler sağlam ve sağlıklı olduğumuz zaman bu ağaç yeşerecek, dal salacak. Onun için biz kendimizi bu dalları yeşertecek vitaminleri, mineralleri ve toprağımıza iyi bakmak durumundayız. Biz kendi kendimizi iyileştirmek durumundayız. Belki zaman zaman motivasyonumuz düştü, belki zaman zaman umutlarımız kırıldı ama tekrar silkelenip tekrar sahalara çıkacak olan biz kadınlarız. Cumhuriyet Halk Partisi bu ülkenin teminatıdır. Ülke olarak çok zor bir süreçten geçsek de her gün yok artık bunu da yaşamayız dediğimiz şeyleri yaşasak da  biz umutlarımızı ve ümitlerimizi hiç bir zaman yitirmeyeceğiz. Öncelikle gelecek nesillerimiz için yitirmeyeceğiz, sonra kendimiz ve ülkemiz için yitirmeyeceğiz. Bu anlam da kendimizin ve umutlarımızın beslenmesi çok önemli, bu amaçla buradayız. Bu paneller kendinize getirecek. Atalet, motivasyon Supertotobet ve iletişim panelimizin ilkini Çine’de yapıyoruz, ilçe ilçe devam edeceğiz. Ev sahipliği yaptıkları için Çine örgütümüze çok teşekkür ederim” dedi.

Panele partili olarak gelmediğini, bir hoca, bir akademisyen olarak katıldığını açıklayan Nazilli İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Mustafa Doğaner, “1976 yıllarında Sivas’ta CHP Gençlik Kolları'ndaydım. Uzmanlık alanım iletişim, pazarlama, motivasyondur. Siz karanlığa küfür etmekten yorulan, ülkenin geleceğinden kaygı duyan insanlarsınız. İnanın hangi parti olursa olsun bir şey yapmak istiyorsunuz, bir şeyler elimizden kayıp gidiyor. Bölünme kaybımız var, iş, aş kaybımız var. Ya da işimiz aşımız şükür yerinde ama çocuklarımıza nasıl bir ülke bırakılıyor. Desem ki kaç kişi kendini iyi hissediyor, şöyle sağa sola bakıp ayıp olmasın diye el kaldırırız. Zaman zaman iyi hissetsek bile bu sürekli olmuyor. Atalet diye bir kavram var halk arasında derler ya üzerine ölü toprağı serpilmiş, hiç bir şey yapmamak gibi, çocuklarımızda var, gençlerimizde var. Eskiden 20 yıl önce üniversiteye bitiren öğrencinin gözlerinde ışık vardı, mezun olunca işe giriyordu. Geçen gün bir öğrenciye rastladım. Hayrola dedim, başarılıda bir çocuk. Hocam moralim bozuk. Ne oldu dedim. Niye bozulmasın ki, Hocam son sınıfız dedi. Üniversitede son sınıfta olmak moral bozucu bir şey artık Türkiye’de. Çünkü iş kaygısı var. Şu andaki Türkiye’de insanların büyük bir çoğunluğu hele hassassa hele duyarlıysa hangi partiden olursa olsun içinde insan sevgisi, vatan sevgisi varsa bir gönül kışına girdik. Bir umutsuzluk içindeyiz. Havalar nasıl olursa olsun sizin havanız iyi olsun diye geçmişte bir hava durumu spikeri söylerdi. Arkadaşlar şu konuda anlaşalım, biz iyi veya kötü demokratik bir ülkede yaşıyoruz. Demokratik ülkelerde yasalarla muhtarlarımızın, belediye başkanlarımızı, milletvekillerimizi, yöneticilerimizi seçimle seçiyoruz. Yani sandık bizim tek çıkış yolumuz, peki sandığa kim oy veriyor seçmen. Demek ki anahtar seçmen de. Bizde değil, biz burada gelelim birbirimize anlatalım, coşalım, ağlayalım, üzülelim. Ama kararı seçmen veriyor. Hangi seçmen? İlkokul mezunundan, üniversite mezununa, milyon dolarları olandan, ekmeğe muhtaç olana, feodal bir yapıda a baskısı, şu baskısı altında yaşayandan kentte yaşayana kadar, kadın, erkek, genç, yaşlı, dindar, laik, Türk, Çerkez, Laz, Alevi, Sünni hepsini seçmen. İktidar olmadan bu ülkede sorunları çözemiyorsunuz. İktidar olmanın yolu oy alacaksınız, kimden? Seçmenden. Partimizi mi değiştireceğiz? Hayır, siz partinizi değiştirmeyin. İlkelerinizi koruyun. Nereye açılacak CHP, sağa mı sola mı? Halka açılın yeter. Bu ülkeyi kuran ve kurtaran bir partisiniz, kendinizi halka anlatacaksınız. Bir insan en çok kimle iletişi kurur diye sorsam? İnanın bir insan en çok kendisiyle iletişim kurar. Kendimizle arası yoksa başkasıyla arası nasıl olur?  Son zamanlarda Türk toplumu kendisi ile arası olmayan insanlar olduk. Cinnet, cinayet, yan maddeler, gazetelerin üçüncü sayfalarını açın yada gidin büyükşehirlere metro otobüslere binin gülen insan sayısı azdır. Kitap okuyan insan da yabancı turisttir.  Einstein'ın  bir sözü vardır; “Aynı şeyleri yaparak farklı sonuçlar beklemek, şizofrenik bir davranıştır.” Her şeyin kıvamı var, seçmenlerle iletişim şart” dedi.



Güncelleme Tarihi: 30 Aralık 2014, 02:05

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

SIRADAKİ HABER

banner472