“Prematüre Doğsan da Yalnız Değilsin”
Dünyada her yıl kasım ayının 2.haftasının dünya prematüre günü olarak kutlandığını söyleyen Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi Yeni doğan Uzmanı Dr. Halil Değirmencioğlu sözlerine şöyle devam etti; “ Türkiye’de her 10 bebekten biri prematüre yani erken olarak doğuyor ve erken doğumun getirdiği çeşitli sorunlarla karşı karşıya kalıyor. Bu bebeklerin bakılabilmesi için, yeterli teknolojiye sahip, deneyimli ve eğitimli ekiplerin bulunduğu yeni doğan yoğun bakım ünitelerinin 24 saat hizmet verir durumda olması gerekiyor. Bunun sebebi ise erken doğan bebeklerin organlarının gelişmemiş olması, emme reflekslerinin olmaması ve damar yolu ile beslenmeleri gerektiği içindir. Ayrıca yetersiz soluk aldıkları için, akciğerlerini geliştirici ilaçlarla solunum cihazlarına ihtiyaçları vardır. Bu bebekler ancak, deneyimli ekipler bakmalı ve doğumdan itibaren gözetim altında bulunmalıdırlar. Aydın Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi Yeni Doğan bakım ünitesi olarak bebeklerimize en iyi şekilde bakmak üzere ‘Prematüre doğsan da yalnız değilsin ve erken doğan bebekler yeni doğan doktoru elinde doğmalıdır’ sloganı ile biz hazırız diyoruz” şeklinde konuştu.
“Yeni doğan Yoğun Bakım Ünitemiz Tam Donanımlı Durumda”
Kendisinin de 37 haftadan önce bir bebek dünyaya getirdiğini söyleyerek sözlerine başlayan Aydın Kadın Doğum ve Çocuk hastanesi başhekimi Op.Dr. Feyza Türkmen İlk kahraman “ 24 haftadan itibaren kızımla beraber en küçük prematüre nasıl olabilir çabası ve imtihanı ile yaşadık Bu süre zarfında görev yaptığım Zonguldak Kadın Doğum Hastanesinde her gün nöbetçi kadın doğum hekimlerimizle pediatrist arkadaşlarla bunu tartışmasını yapardık. Bugün iyi misiniz ? Herhangi bir heyecan yaratacak mısınız? Kızınız erken gelecek mi diye sorularla karşı karşıya kaldım. Her günü bu imtihanla yaşadık ve her günü bu sorularla bitirdik. Ben yüksek tansiyonla baş ederken erken doğması halinde o bebeği o şartlarda nasıl yaşatabiliriz. Kendi evladımı nasıl yaşatabilirim. Herhangi bir olumsuzluk karşısında ne yapabilirim endişesiyle geçirdik. 24 haftadan 36 haftaya kadar. 36 Haftayı tamamladıktan sonra Ayşe Hüma’mızı kucağımıza aldık ve çok küçük sorunlarla biz yoğun bakım sürecini atlattık. Bir hekim olarak da bu süreçte annelerin menfaat konforunu sağlayabilecek, onların endişelerini minimuma indirebilecek, şüphesiz miniklerinde şifa ile taburcu olmasını sağlayabilecek iyi bir ekibin ve tam donanımlı bir üniteye gerek olduğunu belirtmek isterim. Aydınlı olarak büyük bir sevinçle ve gururla şunu söyleyebilirim ki, Aydın Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’nde çok tecrübeli ve sağlam bir ekip ile tam donanımlı yeni doğan yoğun bakım ünitesine sahibiz. Aynı şekilde ADÜ Hastanesinde ki yeni doğan ünitesi de son derece donamlı durumda. Aydınlıları bu konu da çok şanslı görüyorum. Ailelere evlatlarıyla birlikte mutlu ve sağlıklı bir hayat diliyorum” dedi.
“Anne Baba olmanın ne mevki ne makamı ne de zenginliği vardır”
Kendi ikiz çocuklarının da prematüre olduğunu belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum Uz. Dr. Dilek Didem Ayyıldız, “Dila ve Zümra’nın annesi olarak aranızda bulunduğumu ifade etmek istiyorum. İlk çocuklarımız 30 hafta 1 günde prematüre olarak dünyaya geldiler. Anne Baba olmanın ne mevki ne makamı ne de zenginliği vardır. Zor bir süreçti. 1300 gram ve 1500 gram olarak dünyaya geldiler. 2 aylık gibi bir süre de çocuklarımız küvezde kalma gibi durumları oldu. Anne ve babanın çocuğun o durumunu görmeleri gerçek bir imtihan, üzüntüdür. Allah’ıma şükrediyorum bu günleri de gördük. En büyük görev devletimize düşmektedir ve bugün geldiğimiz noktada Aydın ilinde Yeni doğan yoğun Bakım ünitelerinde çok iyi bir durumdayız. Aydın Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi çoğu özel hastaneden daha iyi fiziki imkanlara sahip bir hastanedir. Meslektaşlarımın her zaman arkasındayım. Bundan on yıl öncesine kadar 37 haftanın altında doğan bebeklerin hayatta kalıp kalmayacağı konusunda endişeler taşıyorduk. Bugün ülkemizde 24 haftadan itibaren dünyaya gelen bebeklerin bile yaşama şansları çok fazla. 500 grama kadar bebeklerin de hayata tutunduğunu görüyoruz bu durumlar düşünmemiz, ibret almamız gereken meselelerdir. Sağlık sistemimizin bugünkü durumdan ve diğer alanlarda yüzümüzün ak olduğunu biliyoruz. Allah hiç kimseye evlat acısı göstermesin. Şehit ailelerimize de Allah sabırlar versin ” ifadelerini kullandı.
Konuşmaların bitmesini ardından prematüre bebek dünyaya getiren annelere söz verilmesinde duygusal anlar yaşandı. Aileler yaşadıkları süreci anlatırlarken gözyaşlarını tutamadılar. Yaşamış oldukları bu zorlu yolculukta kendilerine büyük destek veren Aydın Kadın Doğum ve Çocuk hastanesine ve personeline teşekkür ettiler. Konferansın ardından Vali Erol Ayyıldız’ın eşi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uz. Dr. Dilek Didem Ayyıldız, Aydın Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi Başhekimi Op. Dr. Feyza Türkmen İlk kahraman ve anneler pasta kestiler. Etkinlik sonunda Çocuklar, hemşirelerle parmak boyama yapıp “Hayat Ağacına” parmak izi bıraktıktan sonra anneleriyle birlikte sembolik bir ağaca patik astılar.
.jpg)
