Aydın İl Müftülüğü tarafından “Çocuk İhmal ve İstismarının Önlenmesi” konulu bir panel düzenlendi. Panele, Aydın İl Müftülüğü Şube Müdürü H. İbrahim Uludağ, İlçe MüftüsüFeyyaz İdin, Aydın Halk Sağlığı Müdürlüğünde görevli Dr. Eda Kolay, Aile Danışmanı Fatma Dartar, Çocuk Gelişimcisi Yeter Tomris Salman, Psikolog Dilek Yalçın, Aydın Halka Sağlığı Müdürlüğü personeli, Karpuzlu İlçe Müftülüğü Personeli ile kralbet giriş Çine İlçe Müftülüğü Personeli ve K.K öğreticilerine katıldı.

Çine Müftülük Toplantı Salonunda düzenlene panelin açılışında konuşan İlçe Müftümüz Feyyaz İdin, gelecekte her şeyin bırakılacağı çocukların çok iyi korunması ve eğitilmesi gerektiğini vurgulayarak, "Ama ne yazık ki şuanda dünyada ve ülkemizde en çok istismar edilenlerden biriside çocuklardır" dedi.

Her çocuk kıymetli olduğunu vurgulayan Aydın İl Müftülüğü Şube Müdürü H.İbrahim Uludağ, “Camiye gelen yaz kuran kursunda okuttuklarımız bizim evlatlarımız onlara merhametle davranmalıyız. Görevimiz cami, ev arasında değil, hayatın içinde olmalıdır. Çocukların, gençlerin problemleriyle ilgilenmek için hayatın içine girmeliyiz. Bizim için her çocuk çok kıymetlidir. Onlara yapılan her saldırı bizim için önemlidir. Ve yetkili erlere bildirmek kanuni görevimizdir” dedi.

Çocukları bir eşya gibi görüp, bu benim çocuğum istediğimi yaparım düşüncesini yıkmak gerektiğini söyleyen Aile Danışmanı Fatma Dartar “18 yaşından küçük her insan çocuktur. Çocukların korunma hakları istismar, ihmal ve cinsel sömürüden korunma hakları mevcuttur. Çocuk istismarcıları aileden biri de olabilir. Çocuklara fiziksel saldırı çok olmasına rağmen bildiri olmayınca bir şey yapılamamaktadır. Çocuklara cinsel istismar ülkemizde sık yaşanan olaylardandır. Çocuklara duygusal istismar, kıyaslama, aşırı yük yükleme ve onun işe yaramaz olduğunu ifade etme gibi davranışlar yaşantısında olumsuz etki etmektedir. “Bu benim çocuğum istediğimi yaparım” anlayışı yanlıştır. Engelli, istenmeyen, üvey, hiperaktif, çok ağlayan çocuklar, riskli anne-babalar, genç ebeyn, eğitim eksikliği, alkol ve uyuşturucu kullananlar, fiziksel ve psikiyatrik tedavi olanlar risk altında bulunan çocuklardır. İlişkisel riskler; aile bağının kopuk olması çok çocuklu aileler, sosyal destek sistemlerinin yetersizliği, ekonomik sıkıntı. Çevresel riskler, uygun beslenme yetersizliği, işsizlik oranlarının yüksek olması, uyuşturucu ve alkol bağımlılığı. Toplumsal riskler ise, çocuğu koruyan yasaların yetersizliği, çocuğa verilen değerin azlığı, cinsel ayrımcılıktır” şeklinde açıklamada bulundu.