Ak Parti Hükümeti ile PKK nın uzun süredir yürüttüğü barış görüşmelerinde Kamu oyuna açıklanmayan bazı gerçekler gün yüzüne çıkmaya başladı.
Hükümetin, çözüm sürecinin ilk başladığı süreçte varılan anlaşmalar gereği PKK'nın silah bırakacağı, sınır dışına çıkacağı ve demokratik siyasete döneceği sözlerinin kandırmaca olduğu ortaya çıktı
AKP’nin seçimlerden sonra çözüm adlı çözülme sürecini yönetebilecek ne özgüveni ne devlet kurumları üstünde otoritesi ne de bir yıl ötesini dahi öngörebilecek bir eylem planı var.
Özetle; seçimden sonra tufan..."
İngiliz Economist dergisine açıklama yapan PKK lideri Cemil Bayık, yeni PKK'nın bağımsızlık istemediğini Türkiye içinde kanton sistemi tarzı özerklik istediğini söyledi.
Iraklı Kürtlerin bağımsızlık yolunda olduğunu belirten dergi, 'PKK'nın da rolünün değiştiği' yorumunu yapıyor.
Bayık, Doğu Güneydoğu bizim Türkiye hepimizin diyor. Anlayana. Bize vaat edilen sekiz il yetmez diyor. Rize dahil Artvini Hatay’ıda istiyor. Yetmiyor Biz ABD projesiyle 12 ilde özerk PKK Devletini kuracağız ama İstanbul, İzmir, Antalya, Aydın, Kuşadası, Marmaris Didim de yaşayan soydaşlarımızda özel haklar istiyoruz. Yani oralarda yaşamaya devam edecekler diyor.
Bayır, Tüm isteğimiz, kendi kimliğimiz, kültürümüz ve demokratik koşullarımız altında özgürce yaşamak. Kendi kaderini tayin hakkı, bağımsız bir devlet olarak yorumlanmamalı. Diyor, İkiz hain yasaları kastederek.
Derginin makalesi şöyle devam ediyor: "Bayık da dört farklı ülkede yaşayan Kürtleri birleştirecek 'Büyük Kürdistan' arayışında değil. Irak'taki Kürtler kendilerine ait bir devlet istiyorlarsa, bu onların işi' diyor." Ama.
Bayık, onun yerine Türkiye içinde 'kanton sistemi' ve 'demokratik konfederalizm'i savunuyor. Uzun süredir kulakjlarımıza alıştırılan Kanton bölgeler Türkiyede Ege de İstanbulda oluşturulacak. Bunun da, 1999'dan bu yana cezaevinde olan ve hala son sözü söyleyen PKK lideri Abdullah Öcalan'ın görüşü olduğunu öne sürüyor. Bayık, muhtemel modeller olarak da konfederal bir devlet olan İsviçre'yi ve hatta AB'yi sayıyor." Sanki Başkanlık sisteminde de bunlar istenmiyor mu?
Bir Çoğunuzun bilmediği TBMM sinde mutabakatla geçen İkiz yasaları okumanızı tavsiye ediyorum. Bakın bu hain yasalar ülkemizi ne hale sokuyor. Bu şartlara, iki taraf arasındaki görüşmelere arabuluculuk yapacak 'teftiş heyeti' de dahil. Bayık, Amerikalı veya Avrupalıların aracılık yapabileceğini 'Kim olacağının fark etmediğini' söylüyor. 2003 de çıkan hain yasalarda yazılmış.
KCK Yöneticisi Mustafa Karasu silah bırakmanın gündemlerinde olmadığını söyledi. Karasu, Öcalan'ın silah bırakma değil, Türkiye'ye karşı silahlı mücadeleyi durdurma çağrısı yaptığını söyledi. Türkiye’de basın neresinden anlıyorsa.?
ABD Projesi adım adım ilerliyor.
Önce, Irak'ın kuzeyi özerk hale getirildi. Şimdi Suriye'nin kuzeyinde 3 kanton ve geçici yönetim, Şimdi Türkiye'mizin bir bölgesinden koparılacak (aslında fiilen devletin otorite ve gücünün olmadığı sık sık dile getirilen) bir bölgeyle Amerika'nın şartsız müttefiki olacak Büyük Kürdistan… Ve maalesef Türkiye'yi yönetenler ya bilerek ya da bilmeyerek, ya gaflet içerisinde ya da ihanet içerisinde bu projeye hizmet ediyorlar
